2023’te Türkiyede Piyasaların Akıbeti

2023 Asgari Ücret Artışı
Asgari ücret enflasyon

Türkiyede ve dünyanın geri kalanının 2022 nin başında kısmen pandemiden çıkışıyla beraber ciddi derecede ekonomik zorluklar tüm ülkelerde çekilmez duruma gelmeye başladı. Bu yazımızda 2023’te teorik olarak başlıca sektörler Gayrimenkul, Araba Piyasası, Enerji ve Turizm sektörlerinin akıbetini ele alacağız.

Öncelikle 22 Eylül 2022 itibariyle 1 dolar 18.34 tl üzerinden işlem görüyor. Ülkemizde doların ve enflasyonun artışı durdurulamıyor. Dolar artışı oluyor fakat birde dolar enflasyonu var. Dolar anavatanı olan Amerika Birleşik devletlerinde de geçen yıla oranla yüzde 7 – 9 arasında değer kaybetti. Pandemiden çıkışın etkileri diyebiliriz fakat önümüzde pandemiyi de aratacak bir durum var gibi, Rusya – Ukrayna savaşı!

21 Eylül 2022 itibariyle Rusya başkanı Vladimir PUTIN seferberlik ilan etti ve 300 bin kişinin askere çağırılacağını duyurdu.

Bu haberi duyan Rusya halkının, daha 24 saat geçmeden yüzbinlercesi ülkesini terk etti. Bilin bakalım nereye geliyorlar?

Tabiki TÜRKİYE!

Türkiyede dolar yüzde 2 artınca fark ettiyseniz, marketlerde gıda fiyatları daha 24 saat geçmeden yüzde 10 – yüzde 20 arasında zamlanıyor. Ekonomistlerde artık enflasyonu dolar üzerinden değilde bu fiyatları dolar ile alakasız derecede yükseltenlerin fırsattan istifade etmelerinden dem vuruyorlar ve haklılar da, ciddi derecede empatiden yoksun ve sadece kendi cebine girenin hesabını yapan eğitimsiz ve bencil insanların çok fazla olduğu bir toplumda yaşıyoruz.

20 Eylül itibariyle Moskova – İstanbul arası uçuşlar tek yönlü olarak 50 bin tl ye dayandı. 1 milyonun üzerinde Rus vatandaşın Türkiyeye geçici olarak göç etmesiyle sonuçlanacak bir durumla karşı karşıyayız. Ruslar ortadoğu göçmenleri gibi göç etmeyecekler, tamamen yersiz korku, endişe ve “keyfi” olarak Türkiyeye gelecekler ve gelenlerin yüzde 80 i maddi olarak, cebinde standart bir Türk ailesinden çok daha fazla para taşıyacaktır ve tabiki döviz ile gelecekler.

Güncel ve çok derin bir psikoanaliz ile yüzlerce video, anket sonuçları ve tüm haber kanallarının verdikleri raporlara dayanarak bu yazı için ciddi bir araştırma yaptık ve bu durumun ülkemizi nasıl bir çıkmaza sokacağını yada sokmayacağını şimdi değerlendireceğiz. Aslında kağıt üstünde Türkiye çok karlı gözüküyor ve devlet bunu lehine kullanacaktır ama devletleri devlet yapan millettir. Biz Türk milleti olarak nasıl durumlarla karşılacağız ve bu durumdan karımız yada zararımız ne olacak 2023’te, hadi başlayalım!

2023 GAYRİMENKUL PİYASASI

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının açıkladığı raporlara göre istatistiksel olarak 1 yıllık yüzde 173 artan konut fiyatlarının reelde hissedilen seviyesi yüzde 250 civarında çünkü araştırmanın yapıldığı konum ve mevkiye göre artış oranları çok değişiklik göstermektedir.

2023 konut fiyatları
konut fiyatları artış oranı

TCMB nin verilerinden gördüğümüz gibi durumlar hiç iç açıcı değil. Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ve Avrupanın enerjisininde Rusya tarafından kesilmesi ile birlikte, Avrupa birliği ülkeleri başta Almanya ciddi bir krizle karşı karşıya çünkü Rusya ve Amerika dünyada 2 enerji tekeli durumunda, Avrupa birliğine enerji konusunda yardım edebilecek tek bir ülke var oda Amerika, yorumlar gösteriyor ki Amerikan Yakıt gemileri ve Uçakları Avrupaya en azından yeteri kadar olacak ihtiyacı kargo yoluyla götürecektir fakat bu çok pahalı bir yöntem olduğundan dolayı “yeter ki hayatta kalıyım” mantığına girecek olan Avrupanın tüm Euro stokları boşabilir.

Peki stoklarının tükenmesini istemeyen Avrupa ne yapacak! Yurtdışına verdiği Euroları almaya çalışacak yani işgücü ve hammadde fiyatlarına inanılmaz fiyat artışı yapacaktır. Türkiyenin 2022 yılında düştüğü durumun aynısına Avrupa düşecektir. Artık onlar içinde yüzde 5 – 8 enflasyon hayal olup, yüzde 50 – 100 leri konuşmaya başlayacaklardır gelecek yakın zamanlarda

Avrupa zam yaptığında otomatik olarak Türkiyenin ithal ettiği tüm mal ve hizmetler katlanarak artacak, sonucunda ise 2023 yılıda bizim için 2022’yi aratacak ve Türkiyenin elindeki dövizin ciddi derecede azalması ile birlikte, zaten bozuk olan arz-talep dengesi ülkemizde iyice bozularak,
başta gıda olmak üzere bugün olan fiyatlara 2023 yıl sonuna kadar +%100 ile +% 400 oranlarında bir zam olması beklenmektedir.

Gayrimenkul fiyatlarınıda bu konu üzerinden değerlendirecek olursak, bugün 1 milyon tl ye aldığınız bir konut yada işyeri 2023 yılı sonunda 2.5 milyon tl yi bulabilme ihtimali doğacaktır.

Ama eğer ev aldı iseniz çok sevinmeyin! Çünkü dolar bazında kazancınız çok cüzi bir miktar olacaktır.

2023 OTOMOTİV PİYASASI

Otomotiv sektöründe dolar ve enflasyon artışından çok büyük derecede nasibini almış durumda, sokakta “bu fiyatlar, bu ekonomi nereye gidiyor” diye sorarsanız. Aldığınız cevaplardan bazıları “ekonomik kriz falan yok şu arabalara bak hep sıfır, millet nereden buluyor bu parayı ekonomik kriz var ise” diyor. Peki bu durum gerçekten doğrumu
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2022 yılında Ocak-Temmuz ayı döneminde 2021 yılının aynı dönemine göre yüzde 7,3 oranında azalarak 410.110 adet olarak gerçekleşti. Bu istatistikten görüyoruz ki bu çeşit söylemler doğru değil, elbette bir anda tüm satışlar duracak bitecek gibi bir problem söz konusu olamaz. Asıl sorun satışların azalarak bitecek olması, Döviz kurları, fırsattan istifade edenler, ÖTV, KDV ve daha nice vergi alınıyor aldığınız standart bir araçtan.

Ruslarında ülkemize gelmesi ve enerji krizinin patlak vermesi ile birlikte, nufüs sayısı ciddi derecede artacak ve artık arz talep dengesi tamamen cebinde para olan, orta haneden üst gelir hanesi olan tarafa doğru kayacaktır. Çünkü ne kadar çok insan var ise bir o kadarda çok fakir fakat yüzde 1 dahi olsa ciddi derecedede zengin bir kesim yada zenginleyen bir kesim olacaktır. İşte otomotiv piyasasınada bu yüzde 1 – 2’lik kesim yetecek mi? Örneğin Antalyadaki bazı oteller Türk vatandaşlarına yaz sezonunda kapılarını açmazken sadece Rusyadan gelen turistlerin kendilerine yettiğini söylemekteler. Peki Türkiyede otomotiv sektörü için dışarıdan gelen yabancılar yada orta-üst kesimin geliri satışların azalmasını durdurabilecek mi? İstatistiklere bakalım.

2022 yılının Ağustos ayında 42 milyondan fazla tüketici açlık sınırının altında yaşamaktadır.Tüketicilerin yüzde 45’ten fazlasının ise yoksulluk sınırının altında yaşadığı belirlenmiştir.Yani, ortalama olarak 40 milyon tüketici yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır.

Açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan tüketicilerin oranını topladığımızda, nüfusun (Kağıt üstündeki) yüzde 95’ine (yüzde 49 + yüzde 45 = yüzde 94) yaklaştığı görülmektedir. Açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan tüketicileri sayısal olarak topladığımızda ise, 80 milyondan fazla tüketicinin (42,16 + 38,42 = 80,58 milyon) yoksul olduğu görülmektedir.

İşte o sokaklarda gördüğümüz sıfır arabalar veya orta-lüks segment otomobillerin hepsi geriye kalan 10 milyon refahı yerinde olan vatandaşların yada yabancıların araçları

Peki 2023’te otomotiv piyasası ne durumda olacak. Kısaca cevaplamak gerekirse, Avrupadaki enerji probleminden dolayı yukarıda bahsedilen işgücü ve hammadde fiyatlarından artış gerçekleşirse, Avrupada satılan standart seviyede bir binek otomobilinde maliyetinin yüzde 50 – 100 oranında artması beklenmektedir. Durum böyle olunca ve ülkemize ithal edildiklerinde normalde satın alınan 1 araç + aynı aracın 1.5 katı değerinde başka bir araçta devlete vergi olarak ödediğimiz için ve araç fiyatlarının net ithal fiyatları euro bazında arttığında, fırsattan istifade etmek isteyenleride göz önünde bulundurursak bugünün 300 bin tl lik araçları 1 milyon tl leri çok rahatlıkla bulabilecektir. Burada bilinçli vatandaşa çok önemli görevler düşüyor. Stok yapmamak ve tüketim çılgınlığına son vermek bu fiyatların yükselmesine engel olabilir. Ama Türkiyede tüm orta-lüks segment araçların stoklamasını geri kalan yüzde 10 yaptığı için de nüfusun yüzde 90’ı, yüzde 10 luk zengin kesimin yapacağı ekonomik hamleler ile daha yoksul olacak veya daha az yoksul olacaktır.

2023 araba fiyatları

Sonuç

Görülen o ki artık ekonominin gidişatı Devlet yada millet tarafından çıkmış bulunmakta, dünya küresel olarak inanılmaz bir ekonomik buhran dönemine giriyor. Panik yapmamak ve doğru harcamalar ile kişisel refahımızı daha az azaltarak yeni nesil hayatta kalma yöntemleri bulmaya çalışacağız. Hepimizin, TÜIK’in açıkladığı yoksulluk ve açlık sınırına göre yoksul olduğunu varsayarsak,

“Biz zaten ezelden beridir böyle yaşıyoruz (Hep kısarak). Biz alışkınız ilerisini Avrupa, Amerika düşünsün demekten başka çaremiz kalmamış gibi.”

İyiliklerle…